31 Mayıs 2016 Salı

Kanada’nın Değişen Göçmen Dokusu

Kanada’ya göçmenlik yolu son 25 yıldır muazzam değişikliğe uğradı. Eğer Kanada’da yaşıyorsanız Toronto gibi metropol şehirlerde sadece yolda yürüdüğünüzde bu dramatik değişikliği görmeden edemiyorsunuz.
Mesela Toronto’da otobüs beklerken ya da alış veriş yaparken etrafınızdaki etnik göçmen çeşitliliğini iyice hissediyorsunuz. Ülke tam bir göçmen ülkesi haline geldi.   
Çarşamba günü ABD’li Pew Araştırma Merkezi (Pew Research Centre) tüm dünyadaki göçmen popülasyonu üzerine interaktif bir harita yayınladı. Bu harita Birleşmiş Milletler Popülasyon Merkezi’nden alınan bilgilere göre hazırlandı. Yayınlanan makaledeki bilgiler daha çok dünyanın 46.6 milyonluk en büyük göçmen nüfusunu barındıran Amerika göçmenlik konusunda olsa da son 25 yıllık Kanada’nın kendi göçmen nüfusu hakkında da ilginç detaylar veriyor.
Grafik incelendiğinde Kanada’nın görünen yüzünün kısa sürede ne kadar çok değiştiği görülebiliyor. Örneğin Çin, Hindistan ve Filipinler’den gelen göçmen sayısının ne kadar arttığı göze çarpıyor. Çinli sayısı 170.000’den 710.000’e fırlarken ülkedeki Pakistanlılar Kanada’nın en büyük 10 uncu göçmen grubu oldu. Pakistanlılar 1990’da Kanada’ya en çok göçmen gönderen ilk 30 ülke sıralamasında bile bulunmuyordu.
Tabi bir de madalyonun öteki tarafı var. Ülkeye Asya ülkelerinden gelenlerin dramatik olarak arttığı görülürken Avrupa’dan gelen göçmen sayısının da son yıllarda muazzam bir şekilde düştüğü görülüyor.
Örneğin 2000 yılında İngiltere’de doğan göçmenler Kanada’nın en geniş göçmen grubunu oluşturuyorlardı. Fakat unutmayalım ki bu gruplar Kanada’ya göçmenliğin ilk yıllarında geldiler ve hızla yaşlanıyorlar. Fakat 90’lı yıllarda ilk 10 ülkede yer alan Hollanda, Portekiz ve Polonya’dan gelenlerde herhangi bir düşüş görünmüyor.
ABD dünyadaki en büyük göçmen sayısına sahip olabilir fakat genel olarak bakıldığında göçmenler ülkenin toplam nüfusunun sadece yüzde 14’ünü oluşturuyor. G20 ülkeleri içinde Kanada, toplam nüfusunun yüzde 22’sini oluşturan göçmen sayısıyla üçüncü gelirken Suudi Arabistan yüzde 32 ile birinci ve Avustralya ise yüzde 28 ile ikinci sırada yer alıyor.
Asya’daki G20 ülkelerine baktığımızda ise göçmen nüfusun ülke nüfusunun ortalama yüzde biri civarına denk geldiğini farkediyoruz. Örneğin Japonya’daki göçmen nüfusun toplam nüfusa oranı yüzde 1.6 iken bu oran Çin’de sadece yüzde 0.07 seviyesinde kalıyor.
Doğum oranlarının düşük olması ve artan işgücü ihtiyacı gibi sebeplerle birlikte ülkeye gelen göçmenler Kanada’nın ekonomik büyümesinde oldukça büyük bir paya sahip. Özellikle Kanada’da 1946-1964 arası doğanların (baby boomers) yaşlanarak işgücünden çekilmesiyle oluşan işgücü boşluğu düzenli göçmen alımı sayesinde doldurulabilmektedir.
Liberal parti başkanı ve Kanada başbakanı Justin Trudeau’nun geçen Mart ayında ülkeye kabul edilecek göçmen sayısını arttırma hedefi boşuna değil. Kanada demografik değişikliğe uğruyor eskinin azınlık göçmen grupları artık çoğunluk olmaya başlıyor.
Savaşlar, ekonomik istikrarsızlık ve daha iyi bir hayat kurma gibi çeşitli sebeplerle tüm dünyada nüfus hareketliliği eskiye oranla daha şiddetli devam ediyor. Bakmayın siz dünyanın üretim fabrikalarının Çin ve Malezya gibi Asya ülkelerine kaydığına, dünya insanı Batı’ya göç etmeye çalışıyor.
Murat Kandemir, 31 Mayıs 2016   

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder